Milli Birlik ve Demokrasi Adına Gazi Mustafa Meşe İle Söyleşi

Hep birlikte Türkiyeyiz!

Milli Ruhun 15 Temmuzda coştuğu gecede canlı şahit,

Direnen şahit,

Bize de milli şuur aşısı yaparak o günü anlatan Köprübaşı'nda şehit olmayı arzulayıp kavuşamayan...

Şehadete eremeyen ama ulvi bir ünvanla (Gazilik!), samimiyeti ile  aramızda bulunan Gazi Mustafa MEŞE ile öğrencilerimizin söyleşisi de gönüldendi.

Davetimizi kırmayıp uzaktan gelip göüllerimizi yakın eden Gazi Mustafa MEŞE'ye ve vesile olan Tayfun KIRAN Hocamıza, katılım ve katkı sunan herkese en kalbi şükran hissi ile...

 

Yıl 2016...

15 Temmuz akşamıydı.

Yıldızlar sararmış gibi,

Gün kara, Gece kapkara,

Açılan büyük bir yara...

Etrafta kan, barut kokusu...

Gölbaşı, Köprübaşı... Meydanlar...

Gölbaşı, gözyaşı olmuştu millete...

Ülke şokta...

Millet şaşkın! Asker vatandaşı vuruyor...

Havadan mermi yağıyor... Bir tank vatandaşı eziyor....

Köprüler bağlanıyor....

Meclis bombalanıyor...

Şaşkınlık hali hâkim! Kim, kime ve neden kurşun sıkıyor? Bilinmiyor...

Belirsizlik...

Ve kısık bir ses yayılıyor ekranlara...

Sisli perde aralanıyor, purslu hava dağılıyor...

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN;"Bu bir kalkışmadır. Milletimizi illerimizin Meydanlarına davet ediyorum. Halkın gücünün üstünde güç tanımıyorum. Milli iradeye karşı koyanlar en ağır bir şekilde cezalandırılacaktır."diyerek vatandaşını meydanlara çağırıyor. Milletin vatanına sahip çıkması daveti ile meydanlar dolup taşmış ve 15 Temmuz gecesi başlayan kalkışma aradan çok zaman geçmeden16 Temmuz sabahı kontrol altına alınmıştır.

Şükürler olsun Şükürler olsun ki; Hesap milletin elindeki bayraklar ve salalarla hesap bozuldu! Üst aklın Sevr planı tutmadı! Öyle bir iman, öyle bir ihlâs ki, Secde eder cümle canlı ve bitki... Milletteki şahlanış bambaşkaydı bu sefer... Şer gibi görülen, içinde sayısız sırlar barındıran bir güne tanıklık ettik o gün...

Namlusunu millete çeviren askere selam durmam" dedi tüm millet! Ölene cennet, kalana bayram düğün, Bugün gidenlere de, kalanlara da bayram ve düğün! Tankın egzozuna tişört tıkayan abiden, kamyonla adam taşıyan ablaya, mahsulünü yakan amcadan, terliğini F-16'ya fırlatan teyzeye, evinin damından uçağa yetişmeye çalışan dayıdan, tankların arasında sigara tüttüren delikanlıya, gün gün meydanlarda nöbet tutan Anadolu insanına...

Kısaca yüreği vatan aşkıyla yanan herkese SELAM OLSUN! Allah'ın Lütfu, Tüm Dünya Mazlumlarının duası, Milletin Asil Direnişi,birlik ve beraberliği,milletin şahadet arzusu,Gençliğin o gece gösterdiği irade,Manevi dinamiklerimizi harekete geçiren salalarımız! Ezanları susturan darbelerden; Darbeleri susturan salalara yön bularak sureti haktan görünen, istismar duygusu ile gençliği heba eden bir yapının FETÖ/PYD tekelinde gerçekleşen kalkışma hareketine direnişte tarihi anlara hep birlikte şahitlik ettik. 251 şehit verdik. 2 bin 194 yaralımız oldu.Şükür ki,Vatan kurtuldu! Köşe bucakta...

Uzağa gitmeye gerek yok! Yanımızdaki ülkelere bakıyoruz; Irak,Suriye,Filistin...

Devlet yok, din yok...Dirlik,düzen yok... Haksızlık ve ahlaksızlığa bir şey diyebilen yok..

Ne kadar acı bir durum ki can güvenliği hiç yok!...Kan, gözyaşı ve acı üstüne acı var...

Devleti ebet müddet anlayışı ile milletin devletine sahip çıktığı ülkemizin nasıl bir badireden geçtiğini anlamak ve geleceğe not düşmek adına bugün "Milli Birlik ve Demokrasi Bayramı" olarak ilan edildi ve geleceğe de bu asil direniş ve diriliş nesilden nesile gururla aktarılacak! Tarihte çeşitli isyanlar gördü bu millet! Ama böylesini hiç görmemişti! Cumhuriyet tarihinde de irili ufaklı isyanlarla yol aldı. Son yüzyıl içinde böylesine bir isyana hiç şahit olmamıştı bu millet! Nasıl ki Çanakkale'de "Dur Yolcu" dediyse, bugün de aynı ruhla tanka, topa iman dolu göğsü ile dur dedi ve istikbaline yön verdi. İstiklaline aşık böyle bir millete mensup olmaktan hepimiz gurur duyuyor ve geleceğe güvenle bakıyoruz.

Malumunuz,15 Temmuz Direnişinin gözyaşını, Gölbaşındaki 42 yiğitten biri olan, Zafer KOYUNCU ile akıttık. Kan oldu, gözyaşı oldu, hüzün oldu,sevinç oldu o gece tüm ilçemize.Zafer şehit oldu... Hayır hayır Zafer ölümsüz oldu. Zafer zafer kazandı o gece. Ruhu şad mekanı cennet olsun.

İlçemizdeki kanaat önderlerinin katkısı ile 15 Temmuz Şehidimiz (Taner) Zafer KOYUNCU'nun, şehidimizin adının okulumuza isim olması sağlandı. Bizler buna çok ama çok sevindik. Sorumluluğumuzun arttığının bilinci içinde sevinç duyduk. Pazaryeri şehidine sahip çıktı. Bizler de şehidimize sahip çıkacağız. Adını daha da yücelteceğiz inşaAllah. Şehit Zafer'in adı okula kayıt olan her öğrencide daha da bir bayraklaşacak inşaAllah. Değerli Pazaryerililer, Sizlere minnettarız. Çünkü milletin manevi çatısını oluşturan şehitlik ve gazilik şuuruna sahip çıkmak asalettendir. Okul olarak milli ve manevi değerlere önemi ilke edinmiş kariyer ve karakter eğitiminde ilçemize ayrı bir nefes, eğitimde sadece test ve piyasa odaklı değil her öğrencinin biricikliği üzerinden bir bakışla hizmet etmekteyiz. Başarılı bir okul olmanın ve şehidimizin adıyla bayraklaşan bir nesil yetiştirmenin gayretindeyiz.

Şeyh Edebali diyarının güzel insanları...

Diriliş neslinin evlatları...

"Kuruluş Ruhu" 'nda neyse "Koruma Ruhu",

"Direniş Ruhu" dediğimiz yaşamak için yaşamak değil, yaşatmak için ölmek! Diye tabir edebileceğimiz, yaşamadan da bu yolda varım diyen, bu uğurda ölmeye razıyım diyen, ölümsüzleşen! Ölümde dirilişi gösteren ruha sahip bir Pazaryerinin varlığının kıymeti tartışılmaz. Bin yıldır buradaydık! Buradayız ve Gitmiyoruz! diyen yiğitlerin meydanı Pazaryeri... Şehidinin adını da yaşatmak üzere ismi verilen okula öğrencisini göndererek yaşatan velilerimize en kalbi şükran hissimizi iletiyoruz. Şehit Zafer KOYUNCU Ruhu okula gelen her öğrencinin şuuru olacak inancı ile daha da çok talep görmesi arzumuzu buradan da tekrar dile getirmek istiyorum. Kariyer ve Karakter Eğitiminde kaliteli hizmet sunarak şehit ve gazilerimize hürmetimizi gösterme çabası içerisinde olmaktan huzurluyuz.

"Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!" Sevinin Pazaryerililer, sevinin ki şehidiniz var, sevinelim ki şehitlerimiz var... İnsan ölmek istemez pek. Cennete gideceksin denilse de duraksar yine de. Ama öylesi insanlar var ki ölmek, ölmek ölmek isterler. Kim bunlar? Ölmek isteyen şehitler imiş. Şehitler şehit olma sevinci ve şehitlik makamı için dünyaya tekrar dönüp Allah için tekrar tekrar ölmek isterlermiş. Ölümün güzelliği şehitlikle güzel.

Sevin Pazaryeri ! Zafer size (Taner) Zafer KOYUNCU ile göz kırptı. Karanlık gece şehidimizin, şehitlerimizin nuruyla aydınlandı. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.

Söz namustur şuuru ile şehitlerimize de sözümüz olsun: Aziz şehitlerimiz! Ülkemizin birliği ve beraberliği, devletimizin bekası için canlarını hiçe sayan şehitlerimiz, minnet ve en derin şükranlarımızla huzurunuzdayız. 15 Temmuz´da hain darbe girişimine karşı ülkemizin birliğini korumak ve ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandırmak için gösterdiğiniz kahramanlık aziz milletimiz için şanlı bir destan ve gurur vesilesi olmuştur.

Vatan için canınızı hiçe sayarak gösterdiğiniz azminiz, fedakârlığınız ve vatan sevginiz bu aziz millet tarafından nesilden nesile gururla aktarılacaktır. Uğruna şahadete erdiğiniz vatan toprağında rahat uyuyun. Bizlere emanet ettiğiniz vatanımıza layıkıyla sahip çıkmak için var gücümüzle çalışıp emanetinize halel getirmeyeceğiz. Sizleri, cesaretinizi, vatan sevginizi ve 15 Temmuz´u unutmayacak ve unutturmayacağız. Allah bu millete bir daha böylesi tuzaklarla uğraştırmasın. Rabbim birliğimizi, dirliğimizi artırsın.

Yüzyıllardır ilayi kelimetullah davasının taşıyıcısı bu milletin bir olma, birlik olma, var olma mücadelesi daim olsun, Allah yar ve yardımcısı olsun. Allah devlete ve millete zeval vermesin. Milletimizin şehitlik ve gazilik ruhu baki olsun. Bağımsızlığımızı korudukları, müstemleke etmedikleri tek toprak parçasında, "BİZ BİR MİLLETİZ" diye haykıran başta Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları olmak üzere 15 Temmuzdaki 251 şehidimizi; Çanakkale'de 250000 şehidimizi; yurdun dört bir yanındaki tüm şehitlerimizi ve seferlik neslini minnet, hürmet ve rahmetle anıyoruz. Hepimiz aynı gemideyiz... Gemi delinirse,dalar boğuluruz. Hepimiz aynı havuzdayız... Birimizin kirlenmesi diğerini de olumsuz etkiliyor.

Tevhit inancı oturup sadece tesbihle "Lailahe illallah" çekmek değildir. Tevhit inancı, aynı zamanda bir bütünün parçaları olduğumuzun da farkındalığını kazanmaktır. Kendimiz için istediğimizi başkaları için de istemek ve gönül coğrafyamızı kurmak, gönül coğrafyasında da olmak zorunluluğumuz vardır. Bugün Irakta,Yemende, Doğu Türkistan'da olmaklığımız vardır.Yakında bir olmadan ırakta bir olunamayacağını bilmekliğimiz vardır.İçerde bir dışarıda bir olduk,dünyaya ferman okuduk! Yine o günlere varmaklığımız var! Ümitvarız bir 15 Temmuzumuz var ki, yarınlara da daha bi ümidimiz var... Milli şuur ayakta değilse, millet ölüm yatağındadır. Bizi geleceğe taşıyacak olan bu şuur, kardeşlik hukuku, iç barış ve huzur ortamıdır. Milli ruh; bezginlik, baygınlık, durgunluk, teslimiyet ve mağlubiyet tanımaz, kabul etmez. Her mihnet dayanışma ve kucaklaşmayla aşılacaktır...!!!

Akan kanın, dökülen terin, yapılan fedakârlıkların ZAFER kalabilmesi, enerjimizi ve aldığımız muhteşem mirası birbirimize karşı, milli gücü etkisizleştirmek için değil, muasır medeniyet seviyesi hedefi için kullanmamıza bağlıdır. Bunun yolu da tarihi, bilimi ve sosyolojiyi inkâr eden iptidai tavır ve yönelimlerden vazgeçmekten geçer. Yusuf İslam: "Müslümanlar birbirleriyle savaştıkça ağıtlar Kürtçe, Türkçe ve Arapça; zafer çığlıkları İngilizce ve İbranice olacaktır. " der.

Şuna inanıyoruz ki Ebubekir soylular Ebu Cehil soylulardan her zaman üstün olacaktır.

İnanalım, inancımızı tazeleyelim...

Analar ağlamasın...

İstismara verdik kurban. Yıllarca ihanete de verdik. Dileğimiz her türlü terör dursun, analar ağlamasın...

Özel Kuvvetler Komutanı Aksakallı FETÖ'cü generali alnından vuran koruma astsubayı ile arasındaki son diyaloğu göz yaşları içinde şöyle anlatır...

Aksakallı: Ömer; Tuğgeneral Semih Terzi vatan hainidir, isyancıdır. Onu, karargâha girmeden öldür! Bunun sonunda şehadet var. Hakkını helal et Ömer Başçavuş: Başüstüne komutanım, hakkım helal olsun. Siz de helal edin... Der ve ilk kurşun zaferi müjdeler...Ve bizler bu sayede bugün bu meydanlarda daha bir ümitli,daha bir birlik içindeyiz. Geçmişte savaşta bulunamamanın ızdırabı ile yaşayanlarımız; Yok mu bize bir Çanakkale! Yok mu bir Kıbrıs! ?... Diyenler meydanlarda yerini aldı o gece.

Yıl 2016...

15 Temmuz akşamıydı. Gece kara,gün kapkaraydı..

Etrafta kan,barut kokusu...

Gölbaşı, Köprübaşı...

Meydanlar...

Gölbaşı Gözyaşı olmuştu millete...

Ve 1400 Yıl sonra yine bir Ömer çıktı ! Adaleti özleyen insanlığa: "Ömerler öldü mü sandınız?" Dedi ve gitti...

Bu silahlı darbe girişiminin başarısızlığa uğratılmasıyla, Türkiye, artık yeni bir döneme girmiştir. Bu güzel ülke, artık, 15 Temmuz öncesinden daha güçlüdür. Şairin dediği gibi: "Tasalanma yiğidim, zaman bizden yanadır. Külümüzden yükselen duman bizden yanadır. Son durak, son ilahi ferman bizden yanadır. Dünya düşman olsa da iman bizden yanadır." İki ay sonra : Yedinciı Sene-i devriyesini yaşayacağımız bugün, büyük bir gün. Bugün gidenlere de, kalanlara da bayram ve düğün! Unutmamalı, unutturmamalıyız.

Her milli kazanımımız gibi milletin feraseti ile kazanılan bu zaferi de yaşamalı ve yaşatmalıyız.

Yaşatmalıyız ki sureti Hak'tan görülen sinsi oluşumlara geçit verilmesin.

Anlatalım ki geleceğimizi ağlarına almak isteyen Suret-i Hak'tan görülen şer cepheler hep hüsranla karşılaşsın.

Cumhuriyet tarihinde de irili ufaklı isyanlara şahit oldu bu millet.

Fakat,son yüzyıl içinde böylesine bir isyana hiç şahit olunmadı! İstismar ve ihanet!...

Nasıl ki Çanakkale'de "Dur Yolcu!" dediyse, bugün de aynı ruhla tanka,topa iman dolu göğsü ile dur dedi ve istikbaline yön verdi.İstiklaline aşık böyle bir millete mensup olmaktan hepimiz gurur duyuyor ve geleceğe güvenle bakıyoruz.

"Mehmed´im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!"

Gölbaşı Gecesi...

Gözyaşı Gecesi...

Karanlık kapkaranlık bir gece!...

Şehidimiz Zafer KOYUNCU'nun ve şehitlerimizin nuruyla aydınlandı. Karanlık gecenin sabahı apaydındı!

Bu aydınlık hep daim olsun. Düşmanı anladık,Yunanı,Yahudiyi,Coniyi anladık sandık. Anlamamış, anlayamamışız.

Duamız odur ki:Allah bu millete böylesi bir ihanet hareketini tekrar yaşatmasın.

Birlik, beraberlik içinde, hep birlikte geleceğe azimle yol alma azmi içinde hepimizin aşkı artsın! Şühedalarımızın Ruhları şad, mekânları cennet olsun.

Sözlerimin sonunda, bağımsızlığımızı korudukları, müstemleke etmedikleri tek toprak parçasında, "BİZ BİR MİLLETİZ" diye haykıran başta Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları olmak üzere 15 Temmuzdaki 251 şehidimizi; Çanakkale'de 250000 şehidimizi; yurdun dört bir yanındaki tüm şehitlerimizi ve seferlik neslini minnet, hürmet ve rahmetle anıyorum. Eğitim Öğretim Yılının her iki döneminde de birer defa yayınlayacağımız "Milli Birlik" Bültenimizin faydalı olmasını dilerim.

Bugün günümüze milli ruh şuurumuzu hatırlatan,İstanbuldan bir selamımızla aramıza gelip o günü yaşayan biri olarak anlatan canlı şahit Gazi Mustafa MEŞE'ye en kalbi şükranlarımızı sunar kendisine ve ailesine sağlık huzur ve esenlikler dileriz.

Selam, Sevgi, Saygı ve Muhabbetle...

Âdemoğlu